2025 Beijing Uluslararası Somut Olmayan Kültürel Miraslar Haftası geçen ay Beijing Kentsel Alt Merkezi’nde sona erdi. İstatistiklere göre, bu yılki Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’nın toplam izleyici sayısı 100 bini aştı ve “somut olmayan kültürel mirası eve götürme” geniş bir fikir birliği haline geldi. Dünyanın 60’tan fazla ülkesinden somut olmayan kültürel miras hazinelerini bir araya getiren bu kültürel etkinlikte, Beijing’deki Yunus Emre Türk Kültür Merkezi etkinlikte en fazla stant ve en çok proje sergileyen ülke temsilcisi oldu.

Beijing’deki Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nden uzman Mai Liyan ve Beijing Uluslararası Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası Organizasyon Komitesi’nin güçlü koordinasyonuyla Türk Kültür Merkezi toplam beş özel stant kurarak ve dört önemli etkinliğe katılarak, Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’nın en büyük ve en göz kamaştırıcı ulusal pavyonu haline geldi.

Ebru performansı ve interaktif standı

Beijing Kentsel Alt Merkezi tarafından Türkiye’den özel olarak davet edilen Ebru ustası Erol Bey ve Filiz Li, etkinliğin ilgi odağı oldu. Uzun süredir Türkiye’de yaşayan Çin uyruklu Filiz hanım, bu kadim sanatın özünü hem Çince hem de İngilizce olarak izleyicilere anlatarak herkesin Ebru büyüsünü bizzat deneyimlemesini sağladı. Performansları üç gün üst üste sahnelendi ve eserleri Kültür Haftası’nın koleksiyonuna girdi.

Beijing Belediye Başkan Yardımcısı Sima Hong da Ebru standını ziyaret etti ve iki ustanın yönlendirmesiyle Ebru yapmayı deneyimledi. Hong’un  performansını bir çok kişi izledi. Türk geleneksel sanatı ile Çin sanatı Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’nda güzel bir buluşma gerçekleştirdi.

Ebru sanatı standı

Guangzhou’dan Ebru sanatçıları şaşırtıcı yenilikler sundular. Seramik, ipek, deri çanta ve takılardan; kıyafet, ayakkabı ve şapkalara kadar birçok ürün, özellikle sanatçıların özgün Ebru tekniğiyle yaptıkları desenli Xiangyunsha ipek kumaşlar Çin ve Türkiye’nin sanatlarının özünü bütünleştirerek, somut olmayan kültürel miras becerilerinin çağdaş yaşamdaki sınırsız olasılığını ziyaret edenlere tanıttı.

 Türk kahvesi tadımı ve geleneksel el sanatları standı

Profesyonel Türk barista, geleneksel kahve demleme becerisini sergileyerek, ziyaretçilerin Türkler’in eşsiz misafirperverliğini kahvenin zengin aromasında deneyimlemelerine olanak tanıdı. Sergilenen seramik eşyalar, tekstil ürünleri, bakır eşyalar ve siyah çay fincanlarının yanı sıra lokum ve çikolata gibi yerel yiyecekler de ziyaretçileri büyüledi.

Türk gıdaları özel standı

Şehrin Yeşil Orman Parkı’ndaki somut olmayan kültürel miras pazarında Türk dönerinin kokusu tüm alana yayıldı. Sunum, Sultan Türk Restorantı ekibi tarafından özenle hazırlanırken, restoran şefi Sedat Karakaş’ın rehberliğinde en otantik Türk yemekleri ziyaretçilerle buluşturuldu. 

Sabahtan akşama kadar döner tezgahının önünde ziyaretçiler uzun bir kuyruk oluşturdu. Yiwu'dan gelen Türk dondurma şefinin çevresi de her zaman meraklı izleyicilerle çevriliydi. Baklava, içliköfte, börek, sütlaç gibi otantik Türk lezzetleri büyük rağbet gördü.

Profesyonel ekibin dışında Beijing’deki Türk Kültür Merkezi’nden uzman Mai Liyan, Türk öğrencilerden gönüllü bir ekip oluştururken ekibin sıcakkanlı ve güleryüzlü yaklaşımları ziyaretçilerden ve organizatörlerden büyük övgü topladı. Eşsiz kültürel cazibesi, zengin interaktif deneyimi ve otantik mutfağıyla Türk sergi alanı, Beijing vatandaşlarına unutulmaz bir kültürel deneyim yaşattı ve organizatörler tarafından bu yılki Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’nın en iyi pavyonu olarak değerlendirildi.

Beijing Türk Kültür Merkezi, Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’nın muhteşem etkinliği sayesinde daha fazla Çinli’nin Türk kültürünü derinlemesine anlamasını sağlamakla birlikte, Çin ile Türkiye arasındaki kültür alışverişi alanında yeni bir sayfa açtı. Organizatörler, Beijing Kentsel Alt Merkezi’ni bir sonraki Somut Olmayan Kültürel Miras Haftası’na da davet ettiler ve iki kültür arasında derinlemesine diyalog, değişim ve iş birliğini teşvik edeceklerini belirttiler.